29 Ağustos 2012 Çarşamba

Just Be Happy!




Can sıkıntısından çizdiğim minik bir resim :)) Şimdi orda olmayı ne çok isterdim..

27 Ağustos 2012 Pazartesi

Şeftali ve Bardacık Eriği Soslu Cheesecake

Cheesecake'in yumuşacık kıvamına bayılıyorum. Peynir ve reçeli bir arada seven biri olarak cheesecake de benim için enfes bir tatlı. Evde çok fazla denemesem de bir iki defa yaptım ve sonuçları mükemmel olmasa da beni tatmin etmişti.

Bu denememde ise farklılık yapmak istedim. Dışarıda yediğim ve evde denediklerimde hep bisküvi ve yağ ile yapılan tabanlar olmuştu. Bense bisküvinin sertliğinin verdiği o cıyır cıyır histen hiç hazetmiyorum. Bir önceki çikolatalı kek+cheesecake tarifimi sırf bundan yola çıkarak uygulamıştım. Bu denememde de tabanını kendim hazırladım.
Üzerine de annemden gelen, mis kokulu bardacık erikleri ve şeftali ile yaptığım sosu kullandım.

Bardacık eriği (bizim oralarda albardacuk deniyor :)), Çok hoş kokulu kompostosu yapılan tatlı-ekşi bir erik. Kabuğunun hemen altı ve çekirdeğin kenarında kalan kısımları ekşi, orta kısmı çok tatlı oluyor. Kompostosu yapıldığında kabuğunun verdiği pembe renk muhteşem oluyor. Ben bu sefer kompostosunu değil ama marmelat gibi kaynatıp sulandırarak içeceğini de yaptım. Serin serin, hoş kokulu çok güzel bir içecek oldu yine.

Neyse çok uzatmadan tarife geçelim.


 
 
 
Şeftali ve Bardacık Eriği Soslu Cheesecake
Malzemeler
Taban İçin
1 yumurta sarısı
1 su brd.+ 1 yemek kaşığı un
3 yemek kaşığı yumuşak margarin
2 yemek kaşığı tozşeker
Bir tutam tuz
Vanilya aroması

Cheesecake İçin
400 gr labne peyniri
300 gr süzme yoğurt
4 yumurta
1 su brd. tozşeker
1 yemek kaşığı nişasta
3-4 damla vanilya aroması

Sos İçin
10-15 adet bardacık eriği (6-7 adet anjelik erik de olabilir)
1 adet orta büyüklükte şeftali
3 yemek kaşığı tozşeker
1 tatlı kaşığı nişasta (opsiyonel)

Yapılışı:
  • Öncelikle taban için tüm malzemeleri bir kaba koyun ve tahta kaşıkla veya robotta karıştırarak bir araya getirin.
  • Kelepçeli kalıbınızın tabanını margarin ile hafifçe yağlayın. Üzerine hamurunuzu tabanı kaplayacak şekilde yayın. Çatalla üzerine delikler yapıp önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında pişirin. İyice soğuması için bir kenara kaldırın.
  • Cheesecake için yoğurdunuz her ne kadar süzme olsa da, bir tel süzgece temiz bir tülbent serip yoğurdunuzu 15-20 dk kadar süzülmeye bırakın. Aynı işlemi labne peyniri için de uygulayın.
  • Peynir ve yoğurt iyice süzüldükten sonra derin bir kaba alıp krema kıvamına gelene dek mikserle çırpın. Şekeri de ekleyip çırpmaya devam edin.
  • Yumurtaları teker teker ekleyerek iyice çırpın.
  • Nişasta ve vanilyayı da ekleyip 1-2 dk daha çırpın ve iyice soğumuş olan tabanınızın üzerine dökün.
  • Kalıbınızı su içine oturtarak pişirecekseniz öncelikle dışını alüminyum folyoyla kaplamalısınız. Kelepçeli kalıplarda içeri su girme riski var. Folyo sarma işlemi aynı zamanda cheesecakeinizin kenarlarının çok pişip kızarmasını da engelleyecektir. Ama dilerseniz fırınınızın ızgarasına su dolu minik muffin kalıpları da yerleştirebilirsiniz. Ben bu şekilde yaptım ve minik çizikler dışında çatlaklar oluşmadı. İçi de çok iyi pişti. Ama kenarları ve üstü hafif kızardı.
  • Kalıbınızı su içinde veya etrafında minik su kalıplarıyla birlikte fırına verin. 170 derecede 60 dk pişirin.
  • Fırının kapağını açarak 15-20 dk içeride bekletin. Daha sonra fırından çıkarıp oda sıcaklığına gelene kadar dışarıda soğutun. En son dinlenme için 8 saat veya gece boyu buzdolabında bekletin.
  • Sos için erikleri yıkayın ve bütün halde küçük bir tencereye alın. Üzerine 1 adet şeftaliyi soyup doğrayın. Tozşekeri ve kullanacaksanız nişastayı da ekleyip karıştırarak kaynatın. 1-2 dk kaynadıktan sonra kaşıkla ezerek temiz bir tülbentten geçirin. Çekirdekli, posalı kısmı çöpe atın.
  • Servis etmeden önce dilimlerin üzerine 2'şer yemek kaşığı dökerek servis edebilirsiniz.
Afiyet olsun!

23 Ağustos 2012 Perşembe

Artanları Değerlendirmece: Fırında Sebzeli Mücver

Merhaba. Geçenlerde şekerpare yaparken karnımı doyurmak için yaptığım bir tarifi paylaşmak istiyorum.
Tek kalmış bir kabağım ve yine minik bir havucum vardı. Onlarla da daha önce damla çikolata'da görüp hoşuma giden mücvere benzer birşey yapabilirim diye düşündüm. Acele ile evde ne varsa katarak yaptığım lezzetli bir yemek çıktı ortaya.
 
 


 
Fırında Sebzeli Mücver
Malzemeler (2 Kişilik)
1 adet orta büyük kabak
1 adet havuç
2 yemek kaşığı konserve mısır
1 kibrit kutusu büyüklüğünde sert beyaz peynir
1 yumurta
1,5 yemek kaşığı un
Dereotu
Tuz, pulbiber
 
Yapılışı:
  • Havuç ve kabağı soyup, rendeleyin.
  • Bir kasede yumurtayı çırpın.
  • Rendelenmiş sebzelerinizi, mısırı, rendelenmiş peynirinizi, tuz, pulbiberi ve dereotunu ekleyip karıştırın.
  • En son üzerine 2 yemek kaşığı unu da ekleyip karıştırın.
  • Küçük bir fırın kabının dibini ve kenarlarını margarinle çok az yağlayın.
  • Karışımı kaba yayıp 200 derecede ısınmış fırında üzeri kızarana dek pişirin.
Afiyet olsun!
 
NOT: Artan karnıbahar, patlıcan, patates gibi sebzeleri de ekleyebilirsiniz.


21 Ağustos 2012 Salı

Zeytinli Mini Poğaçalar

Bayram tatilimizin keyfini çıkarıyoruz bu günlerde. Ama ne yazık ki sonuna geldik :) Yarın yeni bir iş günü olacak.

Dün sabah kalabalık bir kahvaltı sofrası için iki çeşit poğaça yaptım. Zeytinli ve peynirli poğaçalar. Zeytinli poğaçamı paylaşacağım sizlerle. Ufak, iki lokma olabilecek büyüklükteler.




Zeytinli Mini Poğaçalar
Malzemeler
2 yumurta (birinin sarısı üzerlerine)
1 su brd. yoğurt
150 gr margarin
1 paket kabartma tozu
Un
Tuz, 1 tatlı kaşığı tozşeker
Çekirdekleri çıkarılmış zeytin

Yapılışı:
  • 3 su brd. unu derin bir kaba alıp üzerine kabartma tozunu, tuzu ve tozşekeri ekleyip karıştırın. 
  • 1 yumurta ve diğerinin beyazını, yoğurdu ve küplere kesilmiş yumuşamış margarini de ekleyip yoğurmaya başlayın. 
  • Hamur yumuşak ve birarada olana dek un ekleyerek yoğurun. 
  • Yoğurma işlemi bitince üzerini temiz bir bezle kapatıp15-20 dk bekletin.
  • Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp elinizde açarak içine ikiye bölünmüş bir zeytin koyup kapatın ve yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizin. 
  • Kenara ayırdığımız yumurta sarısını üzerlerine sürüp 200 derecede ısınmış fırında üzerleri kızana dek pişirin.
Afiyet olsun!

18 Ağustos 2012 Cumartesi

Bayram Tatlısı: Şekerpare

Herkese tüm sevdikleriyle beraber geçirecekleri mutlu bir bayram diliyorum. Yıllardır bayramları biraz buruk kutlasak da neşesi ayrı oluyor.
Bu bayram da sevdiklerime, misafirlerimize ikram etmek için şekerpare yaptım. Şekerpareyi bu şekliyle seviyorum ben. Yuvarlak ve üstü fındıklı olan pek hoşuma gitmiyor :)





Şekerpare
Malzemeler
2 yumurta
1 paket margarin
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
1/2 su brd. irmik
4-5 su brd un
1 tutam tuz
Dilerseniz içerisine 1-2 yemek kaşığı hindistan cevizi
Şerbeti İçin
3 su brd. tozşeker
4 su brd. su
Birkaç damla limon suyu

Yapılışı: 
  • Margarini ince dilimlere kesip, 1 bütün yumurta ve 1 yumurtanın beyazı (sarısını üzerlerine sürmek için kenara ayırıyoruz), 3 su brd. un, bir tutam tuz, kabartma tozu ve vanilya ile birlikte geniş bir kaba alıp yoğurmaya başlıyoruz. (Dilerseniz hindistan cevizini bu aşamada ekleyebilirsiniz.)
  • 1/2 su brd. irmiği de katıp yoğurmaya devam ediyoruz. Hamur bir araya gelip ele yapışmayan bir kıvama gelene dek un ekleyerek devam ediyoruz. Yaklaşık 2 su brd. daha.
  • Yoğurma işlemi bittikten sonra elimize küçük bir yumurta büyüklüğünde parçalar koparıp yuvarlıyoruz. Oval şekil vererek yağlı kağıt serilmiş tepsiye diziyoruz.
  • Tüm hamur bittikten sonra kenara ayırdığımız 1 yumurta sarısını üzerlerine sürüyoruz. 
  • Yumurta sarısına çizgili şekil vermek için de yemek çatalını fazla bastırmadan üzerlerinden geçiriyoruz.
  • Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında kabarıp, iyice kızarana dek pişiriyoruz.
  • Bir tencereye şekeri ve suyu alıp kaynatıyoruz. Limon suyunu da ekleyip ocaktan alıyoruz. 
  • Sıcak olan şerbeti, şekerpareler soğukken, bir kepçeyle üzerlerinden döküyoruz. 
  • Şekerpareler şerbeti iyice çekip soğuduktan sonra, dilediğiniz gibi süsleyerek servis edebilirsiniz.

Afiyet olsun!

15 Ağustos 2012 Çarşamba

Çikolatalı Ve Böğürtlenli Cupcake

Taze böğürtlen arayışımız sonrasında, mecbur dondurulmuşa kaldığımız, onu da zar zor bulup yapmayı başardığımız cupcakeler :)) Böğürtleni çekirdekleri dolayısıyla çok sevmesem de çoğu tarifimde tercih ediyorum. Ekşiliği, keklerin tadını dengeliyor, benim için yenilebilir kıvama getiriyor. Vişne ve böğürtleni sık kullanırım bu yüzden.








Çikolatalı ve Böğürtlenli Cupcake
Malzemeler (25 adet)
4 yumurta
1.5 su brd. tozşeker
2 su brd. un
1 paket kabartma tozu
2 yemek kaşığı kakao
1 su brd. süt
3 dolu yemek kaşığı yumuşak margarin/ tereyağı
Vanilya
Damla çikolata/kıyılmış bitter çikolata
2 su brd. böğürtlen

Yapılışı:
  • Yumurtaları ve tozşekeri köpürüp kabarana dek mikser ile çırpıyoruz.
  • Yumuşak margarin/ tereyağını ekleyip iyice minik parçalara ayrılana kadar tekrar çırpıyoruz.
  • Sütü ve birkaç damla vanilya aromasını da ekleyip kısaca karıştırıyoruz.
  • Un, kabartma tozu ve kakaoyu ayrı bir kasede karıştırdıktan sonra eleyerek ekliyoruz karışıma.
  • Küçük kıyılmış çikolatayı da ekleyip bir kaşıkla yavaşça, hamur unu yiyene dek karıştırıyoruz.  
  • Kalıplara 2'şer yemek kaşığı doldurup üzerlerine 2-3 tane böğürtleni fazla bastırmadan koyuyoruz.
  • 180 derecede önceden ısınmış fırında pişiriyoruz. 
Afiyet olsun!





13 Ağustos 2012 Pazartesi

Kuru Fasulyeli Kek (Yalancı Kestaneli Kek)

:))) Bilinen bir tarif aslında. Kestaneye benzerliği sebebiyle yemişliğimiz çok olsa gerek :) Ben de ev ahalisini bir kandırayım dedim. Annemin haşlayıp şişelere koyduğu fasulyelerden kullandım. Hazır haşlanmış olunca elimin altında, üşenmedim yaptım.
Gayet iyi oldu. Kimse fasulyeli olduğunu anlayamadı. Tabi kestane de öyle çok aromalı birşey olmadığı ve kekin yapısı da haşlanmış kestaneye uyduğu için insanlar kestaneli dediğinizde inanıyorlar :)








Kuru Fasulyeli Kek
Malzemeler
2 su brd. haşlanmış fasulye
3 büyük yumurta
1 su brd. tozşeker
1 su brd. iri çekilmiş ceviz
1/2 su brd. un
1 paket kabartma tozu

Üzeri İçin
1 yumurta sarısı
1 yemek kaşığı un
1 yemek kaşığı nişasta
1 yemek kaşığı kakao
2 su brd. süt
100 ml krema
1 çay brd. tozşeker
20 gr bitter çikolata


Yapılışı:
  • Fasulye püresi için 2 su brd. haşlanmış fasulyeyi blender ile püre haline getirin.
  • Bir kaba yumurtaları kırın ve tozşeker ile köpük köpük olana dek çırpın.
  • Fasulye püresini, unu, ceviz içini ve kabartma tozunu da ekleyip bir kaşıkla karıştırın.
  • Dibi yağlanmış kelepçeli kalıba döküp, önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında pişirin.
  • Bu sırada küçük bir tencerede 1 su brd. süt ile un ve nişastayı iyice çırpın.
  • Yumurta sarısını da ekleyip tekrar çırpın.
  • Tozşeker, sütün geri kalanı ve kremayı da ekleyip ocağa alın ve karıştırarak pişirin. Koyu kıvamlı bir puding olmalı.
  • Ocaktan aldıktan sonra bitter çikolatayı küçük parçalara kırıp kremaya ekleyin ve iyice eritip karıştırın.
  • Ara ara karıştırarak soğutun.
  • Kek piştikten sonra fırından alıp soğumasını bekleyin. İyice soğuduktan sonra üzerine soğumuş kremanızı sürün. İster çikolata parçalarıyla, ister kestane şekeri kırıntılarıyla istediğiniz gibi süsleyip, servis edebilirsiniz.
Afiyet olsun!

12 Ağustos 2012 Pazar

Zencefilli Limonata

Merhaba. Bu yazki favorilerimde, limonata birincilik kürsüsünü kimseye devretmemeye kararlı.
Limon temalı^^ doğum günümün içeceği önceden de bahsettiğim gibi zencefilli limonataydı. Geçenlerde markette gördüğüm zencefillerden almış ve limonata yapmak için bekletmiştim. Çok ağır bir kokusu olmaması için çok fazla zencefil kullanmadım. Hafif aromasıyla yeterliydi benim için.


Zencefilli Limonata
Malzemeler
1 yemek kaşığı doğranmış zencefil
1 limon kabuğu rendesi
1 su brd. tozşeker
1,5 su brd. su
4 limonun suyu
3 su brd. soğuk su(isteğe göre daha fazla)
Buz, limon dilimleri, taze nane yaprakları

Yapılışı: 
  • Tozşekeri, suyu, zencefili ve limon kabuklarını bir cezveye alıp kaynamaya bırakın.3-5 dk kaynatın.
  • Ocaktan aldığınız şurubu biz süzgeçten geçirin ve 3 su brd. soğuk su ile birlikte bir sürahide karıştırın.
  • Limonların suyunu sıkıp yine süzerek sürahiye alın ve karıştırın. 
  • Sürahiye limon dilimleri, nane yaprakları ve buz atıp süsleyebilirsiniz. 
Afiyet olsun!

Not: Şeker oranı bana fazla geldiği için 1 su brd. kadar su ekledim. Şekeri dilediğiniz gibi ayarlayabilmek için 3 su brd. soğuk sudan sonra kontrol etmenizi tavsiye ederim.


9 Ağustos 2012 Perşembe

Terbiyeli Köfteli Çorba

Geçen akşam ablamın pişirdiği, evdeki malzemelerle ortaya çıkan, lezzetli mi lezzetli bu çorbaya isim bulamadık. Daha önce yengemin ekşili köfte için hazırladığı ve yarısı dondurucuya kaldırılmış olan köftelerle, konserve bezelye ve benim bir tarif için açtığım, annemin getirdiği tane fasulye konservesi, bir de pirinç bittiği için bulgur kullanmak zorunda kaldığımız değişik terbiyeli bir çorba bu. Hele içine kereviz yaprağı da ekleyince offff :)) Tadı tek kelimeyle mükemmeldi.



Çorbanın terbiyesi katılmadan önceki hali..

Terbiyeli Köfteli Çorba
Malzemeler
Köftesi İçin
200 gr yağsız kıyma
1 yumurta beyazı
2 yemek kaşığı pirinç
Tuz, karabiber
(dilerseniz çok ince doğranmış maydanoz)

6-7 su brd. su
1,5 çay brd.bulgur
1 su brd. haşlanmış bezelye
3 yemek kaşığı haşlanmış tane kuru fasulye
Doğranmış maydanoz ve kereviz yaprağı

Terbiyesi İçin
1 yumurta sarısı
1 yemek kaşığı un
1 su brd. yoğurt
1-2 yemek kaşığı limon suyu

Yapılışı:
  • Öncelikle ılık suyla pirinci yıkayıp, suyunu süzüp iki kat kağıt havluda kurutuyoruz.
  • İyice kuruyan pirinçleri bir kaseye alıp kıyma, yumurta beyazı, tuz ve karabiberle (dilerseniz çok ince doğranmış maydanoz) birleştirip iyice karıştırıyoruz. 
  • Kıymadan minik parçalar koparıp yuvarlıyoruz. Un serpilmiş bir tepsiye diziyoruz. 
  • Bu sırada tenceremize suyu koyup kaynatıyoruz. Bulguru ve köteyi de ekleyip haşlanmaya bırakıyoruz. 
  • Bu arada bir kasede yoğurdu, un ve yumurtayı çırpıyoruz. Üzerine limon suyu ekleyip iyice karıştırıyoruz.
  • Köfteler ve bulgurlar piştikten sonra bezelye, fasulyeler, doğranmış maydanoz ve kereviz yaprağını da ekleyip karıştırıyoruz. 
  • Terbiyemizi yavaş yavaş, çorbayı karıştırarak tencereye ekliyoruz. Bu aşama önemli çünkü birden dökersek çorba kesilecektir.
  • 1-2 dk daha karıştırdıktan sonra ocağın altını kapatıp servis edebiliriz. 
Afiyet olsun.

7 Ağustos 2012 Salı

Bugün Benim Doğum Günüm

Merhaba. Anlaşılacağı üzere bugün doğum günüm. Çamlıca "Geleneksel" Doğum Günü Kutlamalarımızın ikincisini gerçekleştirdik :)) İlki Şubat'ta erkek arkadaşımın doğum günü kutlamasıydı. Benimkinde de minik bir pasta hazırlayıp yine Küçük Çamlıca'ya çıktık. Orası bizim en uğrak yerlerimizden. Hava almaya, yürüyüşe, eğlenmeye, pikniğe, herşey için gidebiliyoruz. Bugün de çok güldüğümüz, eğlendiğimiz özel bir günümüz oldu.
Pastayı E. diyeceğim kısaca, onun isteği üzerine hazırladım. Kendi doğum gününde yaptığım biraz küçük gelmişti de^^ Bu sefer özel istek yaptı kendisi ve azcık daha büyüttüm pastamızı. Limon kremalı, vişneli..
Yanında da buz gibi zencefilli limonata.



Limon Kremalı Vişneli Pasta
Malzemeler (13,5 cm'lik 2 borcam kase)
2 yumurta
4 yemek kaşığı tozşeker
4 yemek kaşığı krema
3 yemek kaşığı sade kek unu
1 yemek kaşığı su
Birkaç damla vanilya aroması
1 yemek kaşığı limon kabuklu şeker

Dolgu İçin
1 su brd. dondurulmuş vişne
2 yemek kaşığı tozşeker
2 yemek kaşığı su

Kreması İçin
1 paket sade krem şanti
1 çay brd. süt
Birkaç damla limon suyu
Birkaç damla limon aroması

Yapılışı:
  • Öncelikle vişneleri küçük bir cezveye veya sütlüğe alıp tozşekerle iyice karıştırıyoruz. Kısık ateşte 2 yemek kaşığı suyu da ilave edip kaynatıyoruz. Birkaç dk kaynadıktan sonra ocaktan alıp soğumaya bırakıyoruz. 
  •  Kekimiz için öncelikle yumurtaları ve şekeri köpürtene kadar çırpıyoruz. Kremayı ekleyip tekrar çırpıyoruz. Su ve vanilya aromasını da ekledikten sonra, unumuzu ve limon kabuklu şekerimizi de ekleyip karıştırıyoruz. Margarinle yağlanmış kalıplarımıza paylaştırıyoruz. Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında pişiriyoruz. 
  • Bu sırada krem şantiyi sütle çırpmaya başlıyoruz. Limon suyunu ve aromasını da ekleyip yüksek devirde iyice katılaşana kadar çırpıp buzdolabına kaldırıyoruz. 
  •  Keklerimizi kaselerimizden dikkatlice çıkarıp ikiye kesiyoruz. Her bir parçaya vişnemizin suyundan 1-2 yemek kaşığı dökerek ıslatıyoruz. En alt parçaya önce krema, sonra 7-8 adet vişne koyuyoruz. İkinci  ve üçüncü katlarda da aynı işlemi uyguluyoruz. En son kat kekimizi de en üste koyup pastamızın etrafını krem şanti ile çeviriyoruz. Buzdolabında 1-2 saat dinlendirip, servis edebiliriz. 
Afiyet olsun!


5 Ağustos 2012 Pazar

Okuduklarım..

Ben hiçbir zaman kitap seçmeyi becerememiş ve genellikle aldığı kitapları okuyamayan biriyim. Dolayısıyla kitap satın almaktan vazgeçtim. Kitap okumam mı? Okurum. Çok severim hem de.
Küçükken okumaya çok meraklıydım. Tembeldim ama kitap okumayı severdim. Bana ilk okuma setlerinden almışlardı. Birkaç haftada bir yenisini verirdi annem. Saklamışlardı kitapları hepsini bir anda okumayım diye. Ama bulmuştum yerlerini. Annemin sandığının arkasındaydı :) Gider gider okurdum hepsini. Tekrar tekrar..
Daha sonra babamın aldığı Can Yayınlarının çocuk serisini okur gibi yaptım. O yıllar oyun daha çok ilgimi çekiyordu. Ama şimdi olsa keşke o kitaplar.
Lise yıllarımda, abimin okuldan tatile geldiği zamanlarda, onun kitaplarını okurdum. Her türlü kitap vardı, ama ilgimi romanlar çekiyordu. Trevanian'la o zamanlar tanıştım.
Daha sonra kitap okuma eylemini sadece Öznur ablamlara gittiğimde gerçekleştirdim. Altı aylık- senelik ihtiyacımı karşılar öyle dönerdim okula/ eve. Her sene 1 veya 2 defa ziyaretlerine giderdim. Evlerindeki kitaplıklarının başında dikilir, kitapların isimlerine bakardım. Birini seçer ayaküstü okumaya başlardım. Beğenmediysem geri koyar, başka bir tanesini seçerdim. Beni sürükleyen, ilgi uyandıran bir tanesinde karar kılıp 1-2 gecede bitirirdim. Sonra ordan burdan bulduğum kitapları okudum. Çoğu zaman Öznur ablam tatile geldiğinde getirirdi yanında, okuyayım diye. Maeve Binchy, Zülfü Livaneli, Paulo Coelho, Elif Şafak ile de öyle tanıştım.
Şimdi kendisi burada ve hem okumam için getirdiği kitaplar, hem de buradan Can Yayınları'nın indiriminden aldığı kitapları okuyorum. Hatta geçenlerde onunla beraber D&R'da gezerken ben de kendim için 2 kitap aldım. Biri alt fotoğraftaki Yüreğimdeki Canavar. Onu hemen bitirdim. Sürükleyici, etkili ve akıcı bir kitaptı. Filmi de çekilmiş. Yazarının yönettiği, 2005 yapımı bir film. Yakınlarda onu da izleyeceğim.


Geçen hafta okuduğum bir diğer kitap da Ev Erkeği.
Çok güzel işlenmiş, gayet gerçekçi, kadınların hayatlarına, kadın ve erkeğin aile içerisindeki konumlarına özenle değinilmiş bir kitap. İçindeki yemek tarifleri de ilgi çekici.


Dün de bu kitaba başladım. Türkiye'nin ilk yatay kitap baskısı imiş. Henüz çok ilerlemedim kitapta, o yüzden birşey diyemeyeceğim ama yatay baskı, beklediğim kadar çok da rahat bir okuma imkanı sunmuyor. Bunu da kitabın yumuşak ve geniş sayfalardan oluşmasına ve sayfa sayısının çokluğuna bağlıyorum. Daha sert ve dar, az sayfalı bir kitap tek elle çok daha rahat okunacaktır diye düşünüyorum.



4 Ağustos 2012 Cumartesi

Tarifsiz: Paskalya Çöreği

Ellerim hamurdan uzak duramıyor. Her hafta mutlaka o yumuşak, yoğun karışımın içine girmek, mıncık mıncık etmek istiyorlar. Gerçekten hamur yoğurmayı hiçbirşeye değişemem. Ekmek makinası 2 yıl mutfakta yattı. İlk denememde bozuldu :) Ben de dedim zaten seninle pek işim olmazdı. Herhalde çalışsaydı iş bölümü yapardık. Ben hamuru yoğururdum, o pişirirdi.
İşte hamurla olan aşkım böyle. Uzak kalamıyorum. Sırf hamur yoğurmak için bir sürü gereksiz şey yapıyorum. Evde genelde 2 kişi olunca da yaptıklarım ya kalıyor, ya da diğer ablamlarla paylaşılıyor. Hoş bizde kalan kısmı yine kalıyor :)) O yüzden ölçüleri azaltıyorum. Eğer hamuru çok yoğurduysam yanlışlıkla (un getir keloğlan, su getir keloğlan misali) iki farklı tarif yapıyorum. Veya kalanı hemen poğaçaya çeviriyorum. İşte öyle bir akşamda ortaya çıktı bu çörek. Asıl hamurumu alman pastası (tarifi yakında) yapmak için yoğurmuşken baktım ki hamur çok fazla ve ben daha fazla minik toplar yapamayacağım, kalan hamuru üçe bölüp çöreğe çevirdim. Neyseki daha sonradan yaptığım araştırmalara göre malzemeler aynıymış. Ancak ölçülerden emin olmadığım için tarif veremeyeceğim.

Asıl bahsetmek istediğim konuya değinmeden çıkıp gitmişim :)) Çörekle ilgisi yok.
İzne ayrıldım 1 hafta. Evdeyim tabii ki :S Tatil planımız yok bu sene. Ama koşmaya başladım! Birkaç gün önce erkek arkadaşıma bahsetmiştim. İzne ayrılıyorum. Cumartesi başlarsak tam 9 gün diye. Bu sabah erkenden (saat 7'de) buluştuk ve koşu parkuru olan bir parkta koştuk. Yorulsam da pes etmedim :) Mutluyum. İstikrarla devam etmeyi düşünüyorum.
İşe başlayınca da akşamları devam edilebilir herhalde. O kısmı düşünmedim henüz^^
Görüşmek üzere. Sevgiler...






Tasarım:Sawako Kuronuma