11 Ekim 2014 Cumartesi

Köye Kurban Bayramı Ziyareti

Daha önceki ufak yolculuğumuzu hatırlıyorsunuzdur. Bu seferki gezimiz Kurban Bayramı tatilindeydi. Kısa ama güzel bir ziyaret oldu köyümüze. Bayramın telaşesi ile kalabalık birleşince biraz zorlandık annem de biz de.
Bu aralar sık sık gezi yazısı paylaşacağım :) Zira pek gezer oldum. Bu yazımda da kısa kısa notlarla bizim köyden manzaralar sunacağım sizlere.

Malum kurban bayramı olduğundan bayramın ikinci günü hemen hemen her evin önünde bir ateş yakılmış kavurmalar yapılıyordu. Bu da bizim evin önündeki ateş.
Ateşin közünden nasiplenip bir iki mantar közleyelim dedik ama iş çok olduğundan mantarlarımız bir sonraki sefere kaldı. Hayaliyle gittiğim kanlıca mantarları.
Bu balkonlara bayılıyorum.
Bu araba Tosya'da sık sık rastlayabileceğiniz bir model :) Benim de binmişliğim çok :)
Hozmur dedem ve Hozmur ebemin evlerinin önündeki çeşme. Çok seviyorum onu fotoğraflamayı. Artık o eve girip onların ellerini öpmek imkansız. Huzur içinde yatsınlar.
Bizim evin mutfağının camından manzara.. Kayaların üstündeki beyaz yer oluk. Yenilenmiş bu sene, şimdi daha temiz görünse de ben eski halini daha çok seviyordum.
Bu yolun ilerisi dudun dibi. Köy erkeklerinin toplanıp oturdukları, sohbet ettikleri dut ağacının altındaki bir çağılın dibi.
Zela teyzenin kabakları. Niye oraya koymuş bilemedim doğrusu :)
Bizim evdeki alt odalardan birinin dolabı. Önüne de domates sermiş annem.
Kurumaya bırakılmış kesme yeşil fasulye, barbunya ve kuşburnu. Patlatmak için kurutulan mısırlar ve olgunlaşacak son domatesler..
  Yengemin mis kokan çamaşırları.. Misafirlerin yeni uğurlandığı buradan da anlaşılabilir :)
     Köylülerden biri tarlasını sürüyor.
Sincabı gördünüz mü? Keklik mi bu, nedir öten diye cama çıktığımda çok sonradan farkedebildim onu. Aşağıdaki kediyle kavga ediyordu sanırım. Yuvası varmış bu boş evde. Sürekli o eve ceviz, fındık taşıyormuş :)
Artık akşam oldu, fırın açılmış, annem cabalarını almış eve dönüyor.

Yakında, biraz zaman geçsin, bir iki tarif yazayım ondan sonra köydeki mantar gezimizi paylaşacağım. Yani bu ara buralar hep mantar olacak :)) Köye tam zamanında gidip de mantar toplamaya gitmeden olmazdı. E gidip o kadar fotoğraf çekip de paylaşmadan da olmaz :)

Görüşmek üzere..
İyi Pazarlar dilerim şimdiden.

20 yorum:

  1. resımler cok guzel ne mutlu sana gıdebılecek bır köyunuz var

    YanıtlaSil
  2. Çok güzel kareler ve köyünüzde çok güzel.Mantar gezisini bende çok seviyorum.Ellerinize sağlık takipteyim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, beğenmenize sevindim.

      Sil
  3. bence gezi yazılarını sık sık yazabilirsin okumaktan büyük keyif alıyorum ne güzel olmuş bu ziyaret geçmiş bayramın da mübarek olsun :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Aylin, senin de bayramın mübarek olsun :) Bu ara çoğalıcak gezi yazılarım. Beklerim :)

      Sil
  4. Deniz eline sağlık , 3 senedir gitmediğim köyümüze gitmiş oldum sayende.Bu arada çok özlediğimi hissettim...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Özlemişsindir tabi. Ben bol bol fotoğraf paylaşırım :) Tekrar gidene kadar öyle idare edersin :)

      Sil
  5. denizcim sen tosyalı mısınnn? ben merzifondayım da :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet ben Tosyalıyım :) Merzifon'u uydum ama hiç gitmedim.

      Sil
  6. Denizcim;
    Fotoğraflara, köye ve küçük detaylara bayıldım inan. Nasıl da özledim böyle bir yerde olmayı. Benzer hisleri en çok yaşadığım yer Çorum'a gittiğimde tanıdığım Alaca köyüydü sanırım. Hep zaman zaman gideceğim bir köyüm olmasını isterdim hala istiyorum. O kabaklar, domatesler fasulyeler, perdeler, pencereler kapılar, topral, taşlar, tarlalar ve ahh o harika çarşaflar. O çarşafların fotoğrafını kaydettim bilgisayarıma:) Babannemde vardı, çok severim ben onları. Babannemdekileri bulup almak istiyorum bilmem hala duruyorlar mı. Bana yol göstersin diyerek fotoğrafını kayıt ettiğimi de bil:) Zaman zaman geçmişin ve anıların kokusunu duymak için de bakarım. Ne severdim o çizgili nevresimlerini ve böyle incecik pikelerini, örtülerini. Mantar toplamadım hiç, ama bir üzüm bağına bağbozumuna bir de mantar toplamaya gitmek istiyorum. Bir kere Adana'ya araştırmaya gittiğimde pamuk toplamıştım. ama çayı da merak ediyorum. Bir gün bir çay tarlası görmek umudum da var, bir de ananas ve enginar tarlası görmek. Annem her seferinde nerden buluyorsun bu acayip fikirleri diyor, bilmem ki, benim de böyle hayallerim var işte. İyiki yazmışsın bu yazıyı. Mantar macerasını heyecanla bekliyorum:)
    Kocaman sevgiler

    YanıtlaSil
  7. Ah Tuğba ben de o çarşafı gördüğümde öyle hissetmiştim. Keşke annemin de olsaydı onlardan diyorum. Hemen el koyardım :) Çok sevdiğim ve beni eskiye götüren bir şey bu çarşaflar. Umarım bulursun onlardan bir tane.
    Ufak detayları ben de seviyorum, basit, tahta kapıları, evlerin önünde, bahçelerde rastladığım kabakları..
    Bağbozumuna gitmeyi ben de istiyorum. Mantar toplamaya ben de ilk kez geçen sene gittim. Zevkli bir iş :)
    Bu arada ilginçmiş gerçekten isteklerin :)) Gerçi enginar ve ananas tarlası görmeyi ben de isterdim doğrusu. Bizim mahallede bir kadın yol kenarındaki boşluğu bahçe yapmıştı. Orada gelip geçerken görürdüm hep enginarları. Öyle güzel görünüyorlar ki bitki olarak. Çok hoşuma gitmişti.
    Mantar gezimizi de yakında paylaşacağım. Beklerim yine :)
    Sevgiler.

    YanıtlaSil
  8. Denizcim, harika bir gezi yazısı olmuş.
    Kastamonu'lu olduğunu bilmiyordum.
    Bir kaç senedir Kastamonu'ya gittiğimizde oğlum ve kızımla daha önce gitmediğimiz ilçelere gitmeye başladık.
    Gitmediğimiz 1-2 ilçe kaldı.
    Bunlardan birisi de şimdilik Tosya.
    Tosya'yı, pirinç tarlalarını, gezi yerlerini ve köylerini gezmeyi çok istiyorum.
    Resimde ki toros model arabaları bende köy yollarında çok görüyorum.
    Özellikle şahin-doğan-kartal modellerine burada kimse dönüp bakmazken, köy yollarına dayandığı için köylerde o model arabalar kral oluyor.
    Bu arada, mantar gezinin yazısını merakla bekliyorum.
    Ben mantarla ilgili gezileri ve resimleri çok severim, ne yazık ki son yıllarda mantara gitmek hiç kısmet olmadı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler :)
      Ne güzel bir düşünce ilçeleri gezmek. Ben de çoğu ilçeyi görmedim henüz. Umarım bana da kısmet olur gezmek. Tosya'daki pirinç tarlalarını ben de görmedim henüz. Artık çok az eken kalmış diyorlar.
      Torostu değil mi adı :) unutmuşum ben de. Sevimli bir araba :))
      Mantar yazım yakında gelecek. Ben de bayılıyorum mantar fotoğraflarına. Bol bol, sağından solundan, rastladığım her çeşidi fotoğrafladım :) Beklerim yine. Sevgiler.

      Sil
  9. Deniz beni de götür o köye !!!!!
    Bak ciddiyim !!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ziyarete gelebilirsin aslında. Kış mevsiminde iş olmaz köyde. Bahar ve yaz ayları yoğundur. İlkbaharda ekim başlar o yüzden pek eğlenceli geçmeyebilir ama yaz ortasında artık hemen her mahsül toplanabildiği için keyifli geçer. Domates, biber, patates, fasulye gibi birçok sebzeyi toplamak çok keyiflidir. Sonbaharda da kış hazırlıkları olur, o zaman da işte kuşburnu kaynatılır, kızılcık marmelatları, reçeller, salçalar yapılır. Eylül ayı en uygun, en keyifli ay gibi :) Bekleriz yani :)

      Sil
  10. Ne guzel bir koymus bu boyle cok sevdimm

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevindim :) Köyümüz eskidir ama güzeldir.

      Sil
  11. Köyünüz çok güzelmiş ama memleketimizin bütün köyleri çok güzel. Bolu'dan selamlar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle öyle, tüm köylerimiz güzel. Bolu'ya selamlar.

      Sil

Tasarım:Sawako Kuronuma