Ben halkım! Gerekirse çapulcu, gerekirse direnişçi, gerekirse eylemci olurum.
Masumane başlamış bir eylem saçma sözlerle, dikta edici şekilde tahrik edilirse, ben istiyorum, olacak denirse, üç-beş çapulcu olarak düşünülürse oradaki "halk", görecekleri şey; kabul etmedikleri, başı olamadıkları %50 değil, sahibi olduğunu, istedikleri şekilde oynatabileceğini düşündükleri %50'nin içinde bulunanlarla birlikte sokağa dökülmüş milyonlarca insan olur.
Bu güne kadar yazmayışımın sebebi diyeceklerimin gerek blogcu arkadaşlarımca, gerek Twitter'da, gerek Facebook'da binlerce insan tarafından söylenmiş olması ve benim de tüm yüreğimle arkalarında olduğum içindi. Bugün de yazmayacaktım, bloğumda bahsetmeyecektim bu olaydan.
Bu protestolarda bir canımız gitti, bir arkadaşımız gözünü kaybetti, İzmir'de genç bir kız polis tarafından feci şekilde dövüldü. Şimdi de bir polisimiz şehit oldu. Öyle üzgünüm ki bu olanlar için artık benim de hislerimi söylemem gerektiğini düşündüm.
Doktoru, mühendisi, sanatçısı, öğrencisi, ev hanımı, tüm farklı görüşleriyle gençleri, tüm Türkiye'den milyonlarca insanı, "benim" dedikleri ama aslında görevi halkı korumak olan polisimizle karşıya karşıya getirdikleri için sinirliyim. Oradaki gençlere bir tek ağaç için bile olsa hunharca davranmak zorunda bıraktıkları polisler için üzgünüm. Saldırıp, halkı tahrik ettikleri için, görevi bilgi vermek olan medyayı parmaklarında oynattıkları için, ve en önemlisi, olanları yandaş medyadan görüp, dinleyip bunlara inanan, sokaklara dökülmüş milyonlarca insanı anarşist olarak görmeye devam eden insanlar için kızgınım.
Dün sansür için Taksim'deydim, dün Cumhuriyet için Bağdat Caddesin'deydim, bugün bedenimle olmasa da tüm yüreğimle Taksim'deyim, Antalya'dayım, İzmir'deyim, Rize'de 500 kişiye karşı 25 kişi ileyim, Mersin'deyim, Çorum'dayım, Ankara'dayım. Yarın ben yine ülkem için, tek bir ağaç için, Atatürk için, millet için, özgürlük için sokaklarda olacağım.
Buradan olaylarda hayatını kaybeden herkese Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Yaralılara bir an önce şifa, tutuklulara özgürlük diliyorum.
Deniz agzina saglik diyorum,.bedenim olmasada aklim yuregim orada.
YanıtlaSilGuzel yazin ve dusuncelerin icin tesekkur ediyorum..
.
Herşey çok güzel olacak Denizcim.Ben çok ama çok umutluyum.
YanıtlaSilAğzına sağlık
Sevgiler
Ne güzel yazmışsınız. İnşAllah biz üç beş çapulcu ile vatanımız yeniden aydınlığa kavuşur.....
YanıtlaSilTeşekkürler canım, güzel paylaşımın için hislerimize tercüman oldun. Dilerim fikren ikiye bölündüğümüz şu günlerde ,geriye kalan yüzde 50 lik kesimde artık bilinçlenip, yaşananların farkına varıp, aydınlığa kavuşur...
YanıtlaSilSevgilermle...
"Yurtta sulh, cihanda sulh"
Ne guzel bir paylasim tesekkurler
YanıtlaSilSoylenecek cok sey var aslinda bakalim allah dogrudan yanadir
Insallah daha fazla insan zarar gormez
Sevgiler
teşekkürler
YanıtlaSilÇapulcudan çapulcuya selamlar yüreğine sağlık.....
YanıtlaSilCanım, çok doğru ve yürekten dile getirmişsin. Ne zamandır bende yazı bile yazmıyorum bloğuma. Anlaşılması güç olan, nasıl olupta böylesine bir aymazlık içinde olabildikleri. Nasıl olurda bir hükümet kendi halkına savaş açar...
YanıtlaSilÇok acı çokk...
Ne kadar çok çapulcuymuşuz meğerse. Hem de zeki,casur, biber gazıyla, tazyikli suyla dalga geçen, korkusuz çapulcularız. Teşekkürler paylaşımın için.
YanıtlaSil