Merhaba, yine bir hafta başını bulduk. Hafta sonunun böyle hızlı geçmesi artık beni şaşırtmıyor. Ki koskoca yazı da bitirmişiz, hafta sonu ne ki^^
Yazın bol meyveli, sebzeli günlerini elbette diğer bloggerlar gibi ben de değerlendirmeye çalışıyorum. Şu son günler dondurucuları, kavanozları kış için doldurma günleri çoğumuz için. Ben aslında kış hazırlığı yapmam hiç. Sağolsun, eksik olmasın, annem yapar gönderir bize, konserve yemeklerimizi, eriştelerimizi, salçalarımızı, dondurucu için taze ve kuru sebzelerimizi. Kendisi ekip biçtiği için bize sadece güvenle yemesi kalıyor tabi. Ama ben de artık özeniyorum yavaştan her sene kışlık yiyecek hazırlıklarını yapan blogger arkadaşlarıma. Arada bir, malum, bize fazla gelen azıcık kalmış sebzeleri doğrayıp buzluğa attığım olurdu. Maydanoz, ıspanak, biber, havuç, fesleğen mutlaka atarız buzluğa bunları, her daim koca bir demet alıp bitiremediğimiz için. Bu sene de yine annemin gönderdiği koca kabağın (aslında çok büyük değil iki yemeklik falan, ama bize çok tabi) çoğunu doğrayıp buzluğa koydum. Yine küçük bir lahananın yarısını doğrayıp koydum.
Bu hafta sonu da çok çalışıp birkaç tane domatesi rendeledim :) Deneme amaçlı olarak bir kısmını çiğden poşetleyip, bir kısmını biraz tuzla pişirip muffin kalıplarında kaldırdım buzluğa. Bakalım çözülünce hangisi daha iyi olacak. Ona göre ileriki zamanlarda da yazın lezzetli domateslerini kışa taşımayı düşünüyorum.
Bunların dışında çok profesyonel olmadığım, olamadığım reçel konusuna da el attım Cumartesi günü. Aslında komposto yapmayı düşündüğüm şeftalileri, büyük tenceremiz olmadığı için, reçel yapmaya karar verdim. Reçel konusunda ben biraz laf dinlemezim. Her ne kadar kıvamının iyi olması ve daha uzun süre bozulmadan saklanabilmesi için fazlasıyla şeker kullanılması gerektiğini bilsem de, olmuyor arkadaşım. Benim elim, hiç bir tatlıda olmadığı gibi yine gitmiyor fazlaca şekere. Bal gibi tatlı olan şeyler iç bayıcı geliyor bana, ama ne hikmetse aç karna olsun, tok karna olsun baklavaları yiyebiliyorum^^ Ama baklava dışında çok şekerli hiçbir şey bana uymuyor.
İşte efendim, ben bir reçel yaptım. Şeftali reçeli. Ne demişler imamın dediğini yapın, yaptığını yapmayın; hah işte öyle. Ben az şeker kullanıyorum ama siz bol tutun elinizi, fazla yapacaksanız veya daha kıvamlı seviyorsanız. Tabii ki tarif vermeyeceğim. Sadece nasıl yaptığımı gösteren fotoğraflarım eşlik etsin size.
Üç adet şeftali kullandım. Şeftalileri tozşeker ile 2 saat beklettim. Suyu çıktı iyice.
Şeftalileri ve kendisini pek bir beğendiğim bir adet şeftali çekirdeğini, birkaç tane kabuk parçasıyla tencereye attım. Kaynamaya başlayınca içine bir adet karanfil ve çok minik bir parça muskat parçası koyduğum mini demliği yerleştirdim. 5-10 dk bu şekilde kaynatıp demliği çıkardım, çok baharat koksun istemedim. Kabuklar ve çekirdek sayesinde sanırım, çok hoş bir kırmızı renge dönüştü reçelim. Bir süre kaynatıp, hafif kıvamlanınca kapattım altını. Kabukları ve çekirdeği çıkarıp kavanoza doldurdum. Soğuyunca kapatıp buzdolabına kaldırdım.
İşte bu kadar :)
İyi haftalar,
Kendinize iyi bakın ;)
Canım ellerine sağlık. Ben de nektarin reçeli yaptım valla. :)
YanıtlaSilTeşekkürler. Nektarin de nefis olmuştur. Senin de ellerine sağlık ;)
Siltamda şeftali reçeli yapmayı planlıyordum ne güzel denk geldi:)
YanıtlaSilmersi.